Kanunlarda İş Sağlığı ve Güvenliği
İş sağlığı ve güvenliği konusu, farklı hukuk normları içerisinde yer almaktadır. Bunların başında ise hiç şüphesiz Anayasa gelmektedir. Anayasa haricinde Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, Borçlar Kanunu ve İş Kanunu içerisinde de iş sağlığı ve güvenliği konusu detaylı olarak yer almaktadır.
Anayasa
Anayasa’da bulunan 18, 48, 49 ve 50.maddeler, çalışma hayatını ilgilendiren konulara ilişkindir. Bunların haricinde 55.madde, ücrette adaletin sağlanması, 56.madde, çevrenin korunması ve sağlık hizmetleri ve 60.madde ise sosyal güvenlik hakkı ile ilgilidir. Dolayısıyla birçok maddede, direkt veya dolaylı olarak iş sağlığı ve güvenliğine değinilmektedir.
Anayasa’nın 18.maddesinde, kimsenin zorla çalıştırılamayacağı belirtilir. Bu madde, zorla çalıştırma yasağı getirmiştir. Ancak tutukluluk ya da hükümlülük sürelerindeki zorla çalıştırmalar, olağanüstü şartlar nedeniyle istenen hizmetler, ülkenin içinde bulunduğu durum nedeniyle talep edilen çalıştırmalar bu kapsamda değildir. Ayrıca vatandaşlık ödevi olan fikir ve beden çalıştırmaları da zorla çalıştırma kabul edilmemektedir.
Anayasa’nın 48/1 maddesinde, insanların istedikleri alanda çalışma ve sözleşme yapma hürriyetine sahip olduğu, özel teşebbüs kurmada ise serbest olduğu ifade edilir. Çalışma ve sözleşme hürriyeti bu madde ile düzenlenmiştir.
Anayasa’nın 49.maddesinde, çalışmanın herkesin hakkı ve ödevi olduğu ifade edilmektedir. Devlete bu noktada önemli görev ve sorumluluklar yüklenmiştir. Çalışma hayatının kalitesini artırmak, işsizleri ve çalışanları korumak, işsizliği engellemek ve çalışmayı desteklemek için devlet önlemler almalı ve elverişli bir ekonomik ortam oluşturmalıdır.
Anayasa’nın 50.maddesinde çalışma şartları ve dinlenme hakkı düzenlenmiştir. Bu maddede, insanların yaşlarına, cinsiyetlerine ve fiziki güçlerine uygun olmayan işlerde çalıştırılamayacakları ifade edilmiştir.
Kadınlar, çocuklar, ruhi ve bedeni açıdan yetersizliği olanlar, çalışma şartları açısından koruma altına alınırlar. Çalışanların çalışma süreleri, dinlenme ve tatillerinin kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir.
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu içerisindeki yedinci bap, işçiler hıfzıssıhhasıdır. Bu bölüm içerisinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili birçok düzenleme vardır. Bunlardan dikkat çekici olanlar aşağıda yer almaktadır.
173.madde kapsamında çocukların imalathane ve fabrika türden alanlar ile madenlerde amele ve çırak olarak çalıştırılmaları yasaklanmıştır. Ayrıca çocuklar, kanunda izin verilen işlerde en fazla 8 saat çalışabilmektedir. Daha uzun süre çalıştırılmaları yasaktır.
174.madde kapsamında 12-16 yaş aralığında olan çocukların saat 20:00’dan sonra çalıştırılmaları yasaktır. Yani çocuklar gece vardiyasında çalıştırılamaz.
175.madde, gece hizmetlerinde ve yer altında yapılması gereken işlerde çalışanların, 24 saatlik süreçte en fazla 8 saat çalışabileceği ifade edilmiştir.
176.madde; dans salonları, gazino, kahve gibi alanlarda çalışanların yaşlarının en az 18 olması gerektiğini belirtmektedir.
177.madde ile hamile kadınların doğumdan en az 3 ay önce kendi ve bebeğinin sağlığı için risk oluşturacak işlerde çalışamayacağı hükme bağlanmıştır. Doğumdan sonra ise işe başlayan kadınlara, bebekleri 6 aylık olana kadar, uygun zaman dilimlerinde ve günde iki defa olmak üzere yarım saatlik emzirme izni verilir.
178.madde ile sanat müesseseleri, maden ocakları, inşaat alanları ve bu alanların yakınlarında umumi evlerin açılması ve ispirtolu meşrubat satışının yapılması yasaklanmıştır.
179.madde içerisinde, aşağıda yer alan hususları kapsamak üzere, işçi sağlığını korumak için İktisat ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekaletlerinin nizamname yapacağı belirtilmiştir. Bu nizamnamelerin kapsaması gereken hususlar; iş alanlarının ve işte kullanılan ekipmanların sağlık ve güvenlik açısından uygun olması şeklindedir.
Kadınlar ile 12-16 yaş aralığında olanlar için yasaklanan işlerin, neden yasaklandığına dair hususlar kanunda belirtilecektir. Ayrıca sağlık koşullarına uygun olmayan iş yerlerine dair hükümler, kanunun 12.bölümündeki 268-275. maddelerde yer almaktadır. Söz konusu maddeler, sağlık koşullarına uygun olmayan iş yerlerinin işletilmesi ve alınması gereken önlemlere dair hususları içermektedir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, iş sağlığı ve güvenliğine dair maddelerin olduğu bir diğer kanundur. Bu konundaki çalışma hayatına dair önemli detaylar, aşağıda yer almaktadır.
39/1 madde içerisinde hizmet sözleşmesinin tanımı yapılmıştır. Bu tanıma göre hizmet sözleşmesi; belirli veya belirsiz süreyle çalışmaya ve işveren tarafından yapılan ödemenin yer aldığı sözleşmedir.
402.madde içerisinde işverenlerin, fazla çalışma için işçilere normal çalışma ücretinin en az %50 fazlasını ödeyeceği ifade edilir. Ayrıca çalışanların, fazla ücret yerine uygun bir zamanda dinlenme hakkı alabileceği de belirtilmektedir.
409.madde kapsamında, uzun süreli hizmet ilişkisinde çalışanların askerlik, hastalık ya da kanundan doğan nedenlerle, kusuru olmadan çalışamaz ve bu durum farklı bir yolla karşılanmazsa, ilgili süre için işverenin hakkaniyetli bir ücreti ödemesi gerekir.
146.madde içerisinde kanunda aksi bir hususun belirtilmemesi durumlarında, alacakların zaman aşımı sürelerinin 10 yıl olduğu ifade edilir.
56.madde, bedensel bütünlüğü zedelenenlere, olay da dikkate alınarak, hakim tarafından bir miktar manevi tazminatın ödenmesine karar verilebileceği ifade eder. Ölüm veya ağır bedensel zedelenmede ise ölenin veya zarar görenin yakınlarına manevi tazminat verilebilir.
5510 sayılı SGK Kanunu içerisindeki 21.maddeye göre SGK, işverene kusurundan dolayı zararın karşılanması için rücu davası açabileceğini belirtilmektedir.
61.madde, bir zarara neden olan birden fazla kişi olduğunda, zararın karşılanması için bu kişilerin haklarında, müteselsil sorumluluğa dair hükümler uygulanacağını ifade etmektedir.
62.madde içerisinde ise bu sorumluluğun, kusurun yoğunluğuna göre paylaştırılacağı belirtilmektedir. Bu kapsamda tazminatın kendisine düşen kısmından fazlasını ödeyenler, ilgili fazla ödeme için diğer kişilere karşı rücu hakkına sahip olmaktadır.
66.madde içerisinde kusursuz sorumluluk kavramı açıklanmıştır. Buna göre işverenler, çalıştırdıkları kişilerin başkalarına verdiği zararı karşılamak zorundadır. Buradaki sorumluluk, bir kusura dayalı olmadığından dolayı kusursuz sorumluluk olarak ifade edilmiştir.
Ancak ilgili durumun bir istisnası vardır. İstihdam sağlayan, çalışan seçimi yaparken, denetim sırasında ve işe dair talimatlarda, zararın oluşmasını engellemek için gerekli dikkati gösterdiğini kanıtlarsa, buradaki sorumluluk ortadan kalkar.
İşveren, çalışanının hatasından dolayı ödemiş olduğu tazminatı, çalışanın kusuru ölçüsünde kendisine rücu edebilir.
147.madde, işverenin sorumluluklarından işçiye dair olanları belirtmektedir. Bu maddeye göre işveren, çalışanın kişiliğini korumak, saygı göstermek, çalışanların psikolojik ve cinsel tacize uğramamalarını sağlamak için gerekli önlemleri almak zorundadır. Ayrıca iş sağlığı ve güvenliği için gereken önlemleri alması, gerekli ekipmanları bulundurması da gerekmektedir. İşçiler ise iş sağlığı ve güvenliği konusunda gereken önlemleri almalıdır.
İşverenin bu maddedeki sorumluluklarını yerine getirmemesinden kaynaklı ölümler ve yaralanmalar nedeniyle oluşan zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklı sorumluluk hükümleri kapsamında kabul edilir.
4857 Sayılı İş Kanunu
İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili temel yasa, 4857 sayılı İş Kanunudur. İlgili kanun, AB’nin 89/391 sayılı çerçeve direktifi ve ILO sözleşmesindeki hükümler dikkate alınarak hazırlanmıştır.
Kanunun çıkarılma amaçlarından biri, işverenler ile hizmet sözleşmesine dayalı olarak çalıştırdıkları çalışanların çalışma ortamına ve şartlarına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir. Kanunun 4.maddesinde ifade edilen istisnalar haricindeki tüm iş yerleri, konularına bakılmaksızın kanunun kapsamın içindedir.
Kanunun ilk 4 maddelik bölümünde, bazı tanımlamalar yapılmıştır. İş yeri, iş yeri sayılan yerler, iş ilişkisi, alt işveren, asıl işveren, işveren bildirim sorumlulukları, kanun kapsamında olmayan iş yerleri, bu noktadaki bazı tanımlamalardır.
Kanun 5.maddesinde işverenin çalışanlara eşit davranması gerektiğinden söz eder. 6.madde ise iş yerinin tamamının ya da bir kısmının devredilmesi durumundaki işverenin sorumluluk ve yükümlülüklerine değinilir.
7.maddede geçici iş ilişkisine dair tanımlama yapılmış ve geçici işçi çalıştırılmasındaki işveren sorumluluk ve yükümlülükleri açıklanmıştır.
ve 9.maddelerde ise belirli ya da belirsiz süreli sözleşmeler ile kısmi ve tam süreli çalışma sürelerine dair tanımlalar yer almaktadır.
Süreksiz ve sürekli işlere ilişkin iş sözleşmeleri, 10.madde içerisinde açıklanırken, belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmeleri ve bunların ayrımlarına dair sınırlar, 11. ve 12.maddede belirtilmiştir. Tam ve kısmi süreli iş sözleşmesi ise 13. madde içerisinde düzenlenmiştir.
Takım sözleşmesi ile yapılan iş sözleşmeleri, deneme süreli iş sözleşmesi, çağrı üzerine çalışma ve uzaktan çalışma konuları 14-16. maddeler içerisinde yer almaktadır. 17-22. maddelerde ise iş sözleşmesinin feshine dair düzenlemeler bulunmaktadır.
23-26.maddelerde, yeni işverenin sorumluluğu, işçi ve işverenin haklı sebeplere dayalı derhal fesih hakkına dair konular yer almaktadır.
Yeni iş arama izni 27.maddede, çalışma belgesine dair konular 28.maddede, toplu işçi çıkarmaya dair konular 29.madede, engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu 30.maddede, askerlik ve kanundan kaynaklı çalışma ise 31.maddede düzenlenmiştir.
Kanun 3.bölümü ücret konusu ile ilgili detayları içermektedir. Ücretin nasıl ödeneceği, fazla çalışma ücretine dair hususlar 32 ile 43.maddeler arasında yer almaktadır. 44 ile 47. maddeler içerisinde ise bayramlarda ve tatillerde çalışma ve ücretler, 48 ile 62.maddeler arasında da yıllık izin, ücretli izin ve izinlere dair düzenlemeler açıklanmıştır.
Çalışma süresi, ara dinlenmeleri kanunun 4.bölümündeki 63 ile 68.maddeler arasında, gece çalışmaları 69.maddede, temizleme, hazırlama ve tamamlama işleri 70.maddede, çalıştırma yaşı ve çocuk çalıştırma yasağı 71.maddede, su ve yer altında çalıştırma yasağı 72.maddede, gece çalıştırma yasağı 73.maddede, süt izni ve doğum sonrası çalışma 74.maddede ve işçi özlük dosyası konuları da 75.maddede düzenlenmiştir.
Kanunun 5.bölümünde iş sağlığı ve güvenliğine dair 77-89.maddelerdeki düzenlemelerin konuları ile 6331 sayılı kanunun konuları aynıdır. Bundan dolayı 6331 sayılı kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
Kanunun 6.bölümünde Türkiye İş Kurumu ile iş ve işçi bulma konusunda izin verilerek faaliyet gösteren istihdam bürolarına dair düzenlemeler yer almaktadır. Bu düzenlemeler, 90.madde içerisindedir.
Kanunun 7.bölümünde denetim ve teftişe ilişkin yetkili makamlar, işveren sorumluluğu yer almakta ve bütün bunlar 91-97.maddelerde hükme bağlanmaktadır.
8.bölümde idari ceza hükümleri ve aykırılık durumlarında verilecek olan cezalar açıklanmıştır.
Kanunun 9.bölümünde ise bazı işlerde çalışanların ücret güvencesi, kıdem tazminatı, kantin açılması ve üçlü danışma kurulu gibi konulara ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.
İSG ile İlgili Tüzük ve Yönetmeliklerdeki Temel İlkeler
İş Kanunu içerisindeki Yönetmelikler başlıklı 76.maddede, yönetmeliklerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacağı ifade edilmektedir. Ayrıca bu yönetmeliklerin sadece 63.maddede öngörülen şekilde uygulanması mümkün olmayan iş ve iş yerleri için geçerli olacağı belirtilmektedir. Yönetmeliklerde çalışma sürelerinin günlük yasal çalışma süresini aşmaması gerektiği ve en fazla 6 aya kadar denkleştirme süresinin uygulanması gerektiği de ifade edilmektedir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, gece çalışmaları ve işçi postaları ile çalıştırılan işletmelere ilişkin de yönetmelik hazırlamaktadır. Yönetmelikte çalışma süresi, hafta tatilleri, zorunlu dinlenmeler gibi konular düzenlenecektir. Bu madde ile yönetmeliklerin kim tarafından düzenleneceği ve kapsamının ne olacağı hüküm altına alınmıştır.